Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Zonguldak’a gelerek Sendikamızı ziyaret etti. Atalay, Vali Erdoğan Bektaş, Palamar Servisini ziyaretinin ardından TTK Kozlu Müessesesi’nde maden ocağına inerek -560 kodunda madencilerle birlikte yemek yedi, yeni yılı karşıladı. (GÖRÜNTÜLÜ)

TÜRK-İŞ GENEL BAŞKANI ATALAY, ZONGULDAK’TAYDI

ZİYARETLERDE BULUNDU, MADEN OCAĞINA İNDİ

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 2019 yılının son günü Zonguldak’a gelerek Sendikamızı ziyaret etti.

Atalay, Vali Erdoğan Bektaş, Palamar Servisini ziyaretinin ardından TTK Kozlu Müessesesi’nde maden ocağına inerek -560 kodunda madencilerle birlikte yemek yedi, yeni yılı karşıladı.

Sendikamız Genel Başkanı Hakan Yeşil, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Mali Sekreter Volkan Yıldız ile Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir’in karşıladığı Atalay’ın sendikamızı ziyaretinde AK Panti Zonguldak Milletvekilleri Polat Türkmen, Ahmet Çolakoğlu ve Hamdi Uçar, Sendikamızın eski Genel Başkanları Ramazan Denizer, Ramis Muslu, Eyüp Alabaş ve Ahmet Demirci, Sendikamız eski Genel Başkan Yardımcısı ve eski Genel Sekreteri Satılmış Uludağ, eski Genel Mali Sekreteri Adnan Tıska, Sendikamıza bağlı şubelerin başkan ve yöneticileri ile Denizciler Sendikası yöneticileri bulundu.

GMİS’te birlikte çalıştığı tüm genel başkanların ziyarete katıldığına dikkat çeken Atalay, “Bu fotoğrafı her yerde görmeniz mümkün değil. Madencinin kültüründe birlik ve beraberlik var” dedi.

Atalay, “Zonguldak, özellikle iklimiyle, yapısıyla, doğasıyla zor bir bölge. Bu bölgede sendikacı olmak da, siyasetçi olmak da, esnaf olmak da zor. Maden dediğin zaman, Türkiye’nin her yerinde maden var, ama toplumun aklına Zonguldak geliyor, benim de aklıma Zonguldak geliyor.

Bugün burada olmamızın amacı yılbaşını madende arkadaşlarımızla birlikte geçirmek.

Sıkıntılarımız var mı var, problemlerimiz var mı var. Bu sıkıntıların büyük bölümünü 2020 yılında çözeriz diye ümit ediyorum.

Bu bölgede siyaset ayrımı olmadan bütün partiler, Zonguldak meselesi olduğu zaman yan yana geliyorlar.

Ben işçiyi çok önemsiyorum, Zonguldak’ı da çok önemsiyorum. Madende bir avuç kömür için ömrünü veren çok insanımız var. Onun için ilk tercihimiz burası oldu” dedi.

Sendikamız Genel Başkanı Hakan Yeşil, “Sizi Genel Maden İşçileri Sendikamızda görmenin gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz.

Başkanlar Kurulumuz ve maden işçileri adına hoşgeldiniz diyorum.

Göreve geldiğiniz yeni dönemde ilk ziyaretlerinizden birini Sendikamıza yapmanız bizi ayrıca sevindirdi.

Her şart altında mücadelemizi sürdüreceğimizi söylemiştik. Bu mücadelede sizlerin yanımızda olduğunuzu hem madenciler hem Zonguldak halkı olarak bilmemiz bizlere ayrıca mutluluk veriyor.

Sizler sadece işçinin değil, mazlumun, garibin yanında oldunuz” dedi.

Sendikamızı ziyaretinde maden ocakları ve maden işçilerinin önemine değinen Genel Başkan Atalay, kaçak maden ocaklarında ölen işçilere de Allah’tan rahmet diledi. Kaçak maden ocakları sorununa da değinen Atalay, gazetecilerin asgari ücrete ilişkin sorularını yanıtladı.

Atalay, asgari ücrete yönelik soruya şu yanıtı verdi:

“Geçen yıl yüzde 26’nın üzerinde bir zam alındı. O zaman kamuoyunda ne oldu ne gitti yakinen biliyoruz. Birileri bizi ülkeyi karıştırıyor diye mahkemeye kadar götürdü işi. Bu asgari ücretlerin yüzde 99’u sanayide çalışan, AVM’de çalışan, berberin yanında çırak olarak çalışan, yolda benzin istasyonunda çalışan pompacı ile muhabbet ettim. Bu insanların yüzde 99’u örgütsüz. Ne bir sendikaya örgütlü. Ne bir işveren örgütüne örgütlü. Biz de burada 40 senedir Türk-İş olarak temsil noktasındayız. 15 kişilik bir kurum. Demokratik olmayan bir yapısı var. Biz burada bununla ilgili nasıl kamuoyu oluştururuz. Zaman zaman bize söylüyorlar. Bu adamların yüzde 99’u bizim üyemiz değil. Bizim dilimiz döndüğü kadar kamuoyu oluşturup bu rakamı ne kadar yukarı çekebilirsek onu istiyoruz. 2.578’i açıkladığımız zaman Zonguldak’ın köyündeki adam bilmez ki niye 2.578? Elimizde bir veri var. Açlık, yoksulluk sınırları ve yaşam maliyetleri. Söylediğimiz ile olan arasında bir uyum olması lazım. Ben de söylemesini biliyorum bazı siyasiler 10 bin olsun diyor, 7 bin olsun diyor. Birisi 4 bin olsun diyor. Bir de onun işveren tarafı var. Biz 2.578 dedik böyle olursa masada oluruz dedik. Olmazsa masada olmayız. Maalesef onun dışında başka bir yetkimiz yok. Bir daha ki dönem bununla ilgili Sayın Bakanın açıklaması var. İki taraf anlaşsın. Biz mümkün değil işverenle nasıl anlaşacağız? Sayın bakana da anlattım. Devleti idare edenler, hükumet, bakanlık hakemlik yapmadan bizim anlaşma şansımız olmaz. Anlaştığımız işverenlerin hiçbirinde asgari ücretli yok. Asgari ücretin üstünde ücret alıyor.”

YERÜSTÜNDE FARKLI ÜCRET ALAN ARKADAŞLARIMIZ VAR.

Türk İş Genel Başkanı Ergün Atalay, alışveriş merkezlerinde çalışan personellerin modern madenci olduğunu, sabahın erken saatlerinde işe gidip gecenin ilerleyen saatlerinde mesailerinin sona erdiğini aktardı. Atalay, “Bu dediklerimiz AVM’de, sanayide… AVM’ye giriyor sabah 08.30, akşam 22.00’de çıkıyor. Ben zaman zaman anlatıyorum. Asıl modern madenci onlar. Asgari ücret alıyorlar, güzel giyiniyorlar ama güneşi görmüyorlar. Sabah 08.30, gece 22.00, o çatının altında onlara bir çare bulmak lazım. Onları da ülke gündemine getirmek lazım. Biz yasama değiliz, yürütme değiliz, yargı değiliz. Söylüyoruz ülkeyi yönetenler bununla ilgili çözüm bulmak lazım. Ekonomik anlamda yer altıyla ilgili sıkıntımız problemimiz yok. Ama yer üstünde çalışan aynı ücreti alan, arasında bin lira fark olan arkadaşlarımız var. Bu konuyla ilgili Sayın Bakan da samimi, milletvekillerimiz de konuyu biliyor. Hatta bilmiyorum bir sürpriz olabilir. Oldu oldu, olmadı bir ay içerisinde bakan burada olacak. Asgari ücretlinin sorunu da bizim sorunumuz, işçimizin sorunu da bizim sorunumuz. Bizim görevimiz de bunu ülke gündemine taşımak buna netice almak. Ama esas problem şu 51 bir tarafta 49 bir tarafta. 49 ile ilgili olumlu bir şey sorduğun zaman 51 ortada, 51 ile olumlu bir şey sorduğun zaman 49 ortada. Arada sıkıntıyı biz çekiyoruz” diye ifade etti.

ATALAY, VALİ BEKTAŞ’I ZİYARET ETTİ

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Zonguldak ziyareti kapsamında Vali Erdoğan Bektaş’ı makamında ziyaret etti. Atalay, Soma’da 301 işçinin yaşamını yitirmesiyle ilgili olarak da, “Maalesef Soma ülke tarihi için, madencilik, çalışanlar için, sendika ve işverenler için hiç unutulmaması gereken bir olay. Ben ona kaza demiyorum iş cinayeti. Soma’da ocak kapanana kadar oradan ayrılmadım. Ne ben unuturum, ne ailem unutur. 301 arkadaşımız ölmeselerdi, bu kaza olmasaydı. Biz anlattık, siz anlattınız. Kamuoyuna anlatamamıştık. Onlar hayatlarını kaybettiler. Yetimleri var. Bu olayların ardından madencilik sektörü için güzel gelişmeler oldu. Şimdi burada Soma’da hala süreç devam ediyor. Ben özellikle ceza ile ilgili bu şeyi düzenlemek lazım. 301 kişi öldü, iş kazası, iş cinayeti.

Para kazanma hırsı olan işverenlerimiz var, düzgün işverenlerimiz var. Düzgünlere saygı duyuyoruz. Dua ediyoruz ama gözünü para hırsı bürümüş, istediği kanunu çıkart, istediği yasayı çıkart. İşçi sağlığı ve güvenliği yasası var. Ama hala uyulmuyor. Kapalı ocaklarla ilgili ben dört senedir dillendiriyorum. Diyorum ki birisi açıyorsa, ha silahlı adam öldürmüş, ha adam öldürmüş. Bunu dört senedir söylüyorum. Ben bunu kamuoyunda dillendiren benim. Bir konu da şuydu. Madenci güneşi görsün. Haftada iki gün tatil yapsın. Bir tanesi de bu ocak meselesiydi. Kapalı ocağı biri açıyorsa ha silahlı adam öldürdü, ha orada insan ölüyorsa öldü. Bunun başka izahı yok başka. Devlet diyor ki kapalı, sıkıntılı ocak. Kilitliyor, kapatıyor mühür vuruyor. Vatandaş üç kuruş kazanacağım diye açıyor. Bu işin hiç izahı yok. Orada insan ölüyorsa silahla adam vuranın adı neyse onun da adı odur. Onun için üç kuruş para kazanacağım diye insanları öldürmenin anlamı yok. Türkiye’de maden nerede varsa bu bölgenin insanı orada. Bu bölgenin insanı çünkü madenci. İş kazasını cinayet olmaktan çıkartmak lazım. Burada sendikanın kurumları var iş güvenliği ile ilgili Türkiye’ye yardım gidiyorsa buradan gidiyor. Arama kurtarma ekibi buradan gidiyor. Bölgeden istifade ediliyor” dedi.

PALAMAR SERVİSİ’NDE İŞÇİLERLE SOHBET ETTİ

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Valilik ziyaretinin ardından Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil ve GMİS Yönetim Kurulu, Denizciler Sendikası Genel Merkez Yöneticileri ve TTK Yöneticileri ile birlikte TTK Ulaştırma ve Liman İşletmesi Palamar Servisi’ni ziyaret ederek burada çalışanlarla sohbet etti.

ATALAY, MADENE, YERİN -560 METRE ALTINA İNDİ

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü’ne bağlı maden ocağında yerin eksi 560 metre altına inerek işçilerle buluşan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 2019 yılının son saatlerini madencilerle geçirdi. Atalay, maden işçisinin önemine dikkat çekerek, “Benim için maden işçisinin daha çok önemi var. Çünkü çalışma koşulları çok zor. Evden helalleşip çıkıyor” dedi.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 2020’ye saatler kala TTK Kozlu Müessese Müdürlüğü’nde maden ocağına indi. Yerin eksi 560 metre altında maden işçileriyle bir araya gelen Atalay, burada işçilerle sohbet edip yemek yedi. Atalay’a, TTK Genel Müdür Yardımcıları İsmail Güner, Ercan Gebeş, AK Parti Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, Sendikamız Genel Başkanı Hakan Yeşil, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Mali Sekreter Volkan Yıldız. Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, TTK Kozlu Müessese Müdürü Nurettin Yılmaz ve müessese yöneticileri, Denizciler Sendikası Genel Mali Sekreteri Hakan Papaker ile Sendika temsilcileri, Sendikamız Kozlu Şube başkan ve şube yöneticileri eşlik etti.

Yerin 560 metre altında madencilerle birlikte yemek yiyen Atalay, madencilere hitaben, “Ben 7 yıldır TÜRK-İŞ Genel Başkanıyım. İlk göreve geldiğimde de bu madene geldim. 1 milyon 100 bin üye işçimiz var, 4 milyon kişilik bir ailenin başkanıyım.

İşçi benim için önemli, özellikle madenci benim için çok önemli. Ben 8 kez madene girdim. Sizlerle birlikte olmaktan mutlu oluyorum, keyif alıyorum” dedi.

Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Atalay, “Zonguldak’ı konuşurken kömürü konuşurken, konuşanları ellerinden tutup arkadaş gel bir aşağıya gidelim, insanlar hangi şartlarda çalışıyorlar. Nasıl oluyor. 300 katlı apartman boyunda büyük bir derinlik. Oradan da 3 kilometre gittik. Aşağı yukarı denizin altına 560 metre girdik. Burada aşağıda (ocakta) takriben en az 50 yıllık kömür var. Yalnız burada. Bu bölgede. Bu kömüre bu ülkenin ihtiyacı var. Bizim altınımız yok. Doğalgazımız yok. Onun için bu kömürü sağlıklı nasıl çıkartırız burada ömrünü veren mühendislerimiz, teknikerlerimiz var. Bu bölgede de 5 binin üzerinde kömür için can veren kardeşlerimiz var. Biz de onların temsilcileriyiz. Ben gücüm yettiği kadar bu bölgeyi sıkıntısını, ülke gündemine taşımaya gayret sarf ediyorum. Bu akşam da onlardan bir tanesiydi. Bu akşam özellikle burada olmak istedim. Özellikle vekilimiz, müdürler, genel başkan vekillerimiz buradaydı. Onların da bu gecelerini sıkıntıya soktuk. Evvela Türk İş Türkiye’den yana, sonrasında temsil ettiği kişilerden yana olmaya devam edecek. Maden işçisinin benim için daha çok önemi var. Çünkü çalışma koşulları çok zor. Çünkü evden helalleşip çıkıyor. Bu ülkede her iş kolu zor. Bu gün biz burada rahat oturalım diye güvenlik görevlilerimiz şehit oluyor. Ama her gün üç dört işçi iş kazalarında iş cinayetlerinde can vermeye devam ediyor. Patron, siyasetçi, sendikacı olacak. Ama herkes adaletli olmak, paylaşmak mecburiyetinde. Onun için birbirimize ihtiyacımız var. Bu bölgenin madene, madene Zonguldak’ın, ülkenin de Zonguldak’a ihtiyacı var. Yeni yılınızı kutluyorum. İnşallah 2020 ülkemiz için, çalışanlar için güzel bir yıl olur. Sıkıntılarımız var. İnşallah zamanı geldiği zaman anlatırız” şeklinde konuştu.

Maden ocaklarına işçi alımıyla ilgili soruları da yanıtlayan Atalay, “Siyasilerimiz elinden gelen gayreti gösteriyor. 2008 yılında ben bu ocaktaydım. Sayın Cumhurbaşkanımız o zaman Başbakan idi. 1500 + 1500 işçi alımında hep beraber vardık. Ben de bu işin ucundan tuttum. En son alınan arkadaşlarımızın yine bir ucundan tuttuk. Burada arkadaşlarımız normal kapasitenin altında çalışıyorlar. Zannediyorum 4’te 1. Bunu vekillerimiz biliyor, bakanımıza anlatıyor. Ama şu anda bir şey dersek topluma böyle bir şey varmış gibi bir beklentiye sokarız. Şu anda öyle bir şey yok. Ama ben, sayın vekillerim gündeme getirmeye devam edelim. Ben başkan olduğum müddetçe, madeni, işçiyi ülke gündemine taşımaya devam edeceğim. Benim için o” şeklinde konuştu.

Atalay’a günün anısına çeşitli hediyeler ve Zonguldak Kömürspor atkısı takdim edildi. Atalay, “Zonguldak Kömürspor’un kıymetini bilin” dedi.