Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Yönetim Kurulu, Türkiye Kömür İşletmesi Kurumuna (TKİ) ait olan Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan Eynez kömür ocağının işletme yetkisinin özel sektöre devriyle ilgili açıklama yaptı.
EYNEZ KÖMÜR OCAKLARININ ÖZELLEŞTİRİLMESİ DURDURULMALI, KAMU ELİYLE İŞLETİLMELİDİR
Sendikamız Yönetim Kurulu, Türkiye Kömür İşletmesi Kurumuna (TKİ) ait olan Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan Eynez kömür ocağının işletme yetkisinin özel sektöre devriyle ilgili açıklama yaptı.
Sendikamız Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada, Eynez kömür ocağının bir bölümünün özel sektöre devrine karşılık işçilerin haklı eylemlerinin desteklendiği ifade edildi. Riski yüksek kömür havzaları kamu eliyle işletilmesi gerektiği belirtilen açıklamada şöyle denildi:;
“Türkiye Kömür İşletmesi Kurumuna (TKİ) ait olan, Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan Eynez kömür ocağının işletme yetkisinin özel sektöre devredilerek üretim yapılması istenmektedir. Somalı maden işçileri Eynez kömür ocağının özel sektöre devredilmemesi için mücadelesini çeşitli platformlarda sürdürmektedir. Genel Maden İşçileri Sendikası olarak Soma-Eynez maden işçilerinin haklı karşı çıkışlarını destekliyoruz.
Kömür madenciliği içerdiği riskler nedeniyle çok tehlikeli bir iş koludur. Madencilik bilgi, deneyim, uzmanlık ve denetim gerektiren iş koludur. Deneyim, bugünden yarına kazanılacak bir şey değildir.
Ülkemizde son 20 yılda yaşadığımız büyük kazaların tamamı özel sektörde meydana gelmiştir. 2004 Kastamonu-Küre yanma, 2005 Kütahya-Gediz grizu patlaması, 2006 Balıkkesir-Dursunbey grizu patlaması, 2009 Bursa-Mustafakemal Paşa grizi patlaması, 2010 Balıkkesir-Dursunbey grizu patlaması, 2010 Zonguldak-Karadon grizu patlaması, 2011 Afşin Elbistan toprak kayması, 2013 Zonguldak-Kozlu gaz degajı, 2014 Manisa-Soma gaz zehirlenmesi, 2014 Konya-Ermenek su patlaması, 2016 Siirt Şirvan’da ve 2017 Şırnak’ta toprak kayması kazaları yaşadığımız facialardır. Bu kazaları unutmak mümkün değildir. Soma kazası dünya madencilik tarihinin en acı olaylarından biri ve 21. yüzyılın en büyük maden kazası olarak kayıtlara geçmiştir.
Bizler her platformda ifade ettiğimiz gibi; Riski yüksek kömür havzaları devlet tarafından işletilmelidir. Havza madenciliği uygulanmalı, sahalar küçük parçalara bölünmemelidir. Türkiye kendi doğal kaynaklarını kullanmak, kurumsal hafızayı kaybetmemek için Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) ve Maden Tetkik Arama (MTA) gibi madencilik sektöründe deneyimli kurumlarını korumak ve geliştirmek, kendi madencilerini yaşatmak, istihdam yaratmak, üretmek ve kömür ithalatını azaltmak mecburiyetindedir.
Soma-Eynezde’ki haklı mücadeleyi destekliyor, ülkemizi yönetenleri aldıkları bu yanlış karardan geri dönmeye davet ediyoruz. ”