Sendikamızın 12’nci Olağan Genel Kurulu, 4 Şubat 2023 tarihinde gerçekleştirildi.
Dedeman Otel’de düzenlenen genel kurula, Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, AK Parti Zonguldak Milletvekilleri Polat Türkmen ve Hamdi Uçar, CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, TÜRK-İŞ Genel Mali Sekreteri ve Yol-İş Genel Başkanı Ramazan Ağar, Belediye başkanları, TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların genel başkan ve yöneticileri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, sendika eski yöneticileri, maden işçileri ve delegeler katıldı. Genel Kurulu GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu açtı. 12’nci Olağan Genel Kurulun hayırlı olmasını dileyen Mutlu, “Genel kurulumuzun TÜRK-İŞ’imize işçi sınıfına ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. TTK Amasra Müessesinde meydana gelen kazada hayatlarını kaybeden 42 maden şehidimize ve tüm şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve madencilik camiamıza başsağlığı diliyorum. Şehitlerimizin mekanları cennet olsun. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.” dedi.
Sinevizyon gösteriminin ardından GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, Genel Kurulun açılış konuşmasını yaptı.
Emeğin ve alın terinin simgesi olan, aydınlık bir gelecek için dünyaya ışık veren maden işçisini selamlayarak konuşmasına başlayan Yeşil, “Sendikamızın 12’nci Olağan Genel Kurulu’nun başta maden ve MTA işçileri olmak üzere TÜRK-İŞ’imize, işçi sınıfına ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Mücadele tarihi kömür üretiminin başladığı 1848 yılına kadar uzanan Sendikamız, resmi olarak 1946 yılında kurulmuştur ve verdiği hak ve demokrasi mücadelesiyle Türkiye’de ve dünyada saygın bir yer edinmiştir.
Sendikamızın kurucularını, Sendikamızı bugünlere taşıyan genel başkanlarımız ile tüm yöneticilerimizi saygıyla ve şükranla anıyorum.
Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara uzun ömürler diliyorum.
76 yıldır, şartlar ne olursa olsun Sendikasının öncülüğündeki her mücadelede en ön saftaki yerini alan maden ve MTA işçilerimize şükranlarımı sunuyorum. Hayatta olmayanlara Allah’tan rahmet diliyorum.
14 Ekim 2022 tarihinde TTK Amasra Müessesemizde meydana gelen grizu faciasında hayatlarını kaybeden 42 maden şehidimize, grizu facialarında, göçüklerde, iş kazalarında yitirdiğimiz tüm maden ve MTA şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum.
‘AMASRA’DA BÜYÜK BİR ACI YAŞADIK’
Amasra Müessesesi’nde 14 Ekim 2022 tarihinde büyük bir acıyı yaşadık. 42 arkadaşımız şehit oldu. Elbette hata ve ihmaller olmasa böyle bir kaza meydana gelmezdi. Kaza ile ilgili soruşturmalar, adli süreç ve incelemeler sürüyor. Kaza ile ilgili gerek adli gerekse inceleme süreçlerini yakından takip ediyoruz. İhmali bulunanların, kazanın sorumlularının en ağır cezayı almalarını talep ettik. Israrla ve kararlı şekilde, sonuç alıncaya kadar süreci takip edeceğiz. Amasra Maden Şehitlerimizi unutmayacak ve asla unutturmayacağız. Tüm maden şehitlerimizin ve tüm şehitlerimizin mekanları Cennet olsun. Bizler bu acıları bir daha yaşamamak için, bu tür kazaların bir daha meydana gelmemesi için yapılması gerekenleri tartışıyoruz. Ülkemizde başta madencilik sektörü olmak üzere iş kazalarının önlenebilmesi için atılacak her adıma destek ve katkı vermeye devam edeceğiz.
‘YARININ HESABINI BUGÜNDEN YAPAMAZ HALE GELDİK’
Bugün Türkiye’de yüksek enflasyon nedeniyle düşen alım gücünü yükseltmek için asgari ücretten, memur ve emekli maaşlarına kadar yapılan ek zamlarla, yeni yeni ekonomik paketlerle önlemler alınmaya çalışılsa da hayat pahalılığına kalıcı bir çözüm bulunabilmiş değil. Yarının hesabını, bugünden yapamaz hale geldik. Bir yandan işsizlik rakamları artarken diğer yandan ucuz ve niteliksiz işgücünün yaygınlaştırılması çabaları, emekçileri ek iş yapmaya, emeklileri çalışmaya zorluyor. Türkiye’nin bu sorunları çözecek, her engeli aşacak güçlü bir potansiyeli mevcuttur. Yerli ve milli sosyo-ekonomik politikalar üretilerek, bu potansiyel acilen harekete geçirilmeli, halkımızın ve emekçilerin refah düzeyi yükseltilmelidir. Resmi rakamlara göre yaklaşık 16 milyon işçiden yüzde yüzde 86’sı herhangi bir sendikanın üyesi değil. Sendika üyesi olan işçi sayısı ise yalnızca 2 milyon 330 bin. Yani 14 milyona yakın işçi sendikasız, örgütsüz, iş güvencesiz çalışmak zorunda bırakılıyor. Örgütlenmenin Anayasal bir hak olmasına rağmen bu tablo düşündürücüdür. Bu tabloyu tersine çevirme mecburiyetindeyiz.
Sendikal özgürlükler genişletilmeli ve örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak sendikal mücadelemizi, Türkiye’nin dört bir yanında sürdürme kararlılığındayız. Ülkemizin dört bir yanındaki işletmelerde alın teri döken tüm maden işçilerini Sendikamızın çatısı altında toplamak için başlattığımız örgütlenme çalışmalarını seferberliğe dönüştüreceğiz.
‘YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM POLİTİKİLARI OLUŞTURULMALIDIR’
Dünyada son dönemde yaşanan en önemli sorunların başında enerji krizi geliyor. Enerji odaklı yaşanan savaşlar, çatışmalar ve politik gerilimler nedeniyle enerji hammaddelerinin temininde ciddi sorunlar yaşanıyor. Enerji fiyatları tarihte görülmemiş bir şekilde hızla yükseldi. Enerji maliyetlerindeki artışlar gıdadan hizmet sektörlerine kadar birçok alanda yatırımları ve fiyat dengesini olumsuz etkiledi. “Yerli ve milli üretim” politikalarının oluşturulmasının önemi bu dönemde çok net olarak bir kez daha ortaya çıktı. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere gelişmiş ülkeler dahi kendi yeraltı ve yerüstü kaynaklarını değerlendirmek için politika değişikliklerine gitmek zorunda kaldı. Türkiye de ithalatçı politikalardan vazgeçmeli, yerli ve milli kaynaklarını harekete geçirmelidir. Karadeniz’de keşfedilen doğalgaz rezervi, Zonguldak ve bölgesinin enerji üssü olma özelliğini pekiştirirken doğalgazda dışa bağımlılığın azaltılması yönündeki umutları da arttırdı.
Yerli ve milli kaynağımız, sanayinin ve demir-çelik sektörünün stratejik hammaddesi taşkömürü üretiminin de artırılması ve taşkömürünün de yeniden ülkemiz sanayisinin lokomotifi olma özelliğine kavuşturulması gerekiyor.
MADEN ŞEHİDİ AİLELERİNE İSTİHDAM
Soma faciasının ardından maden şehitlerinin yakınlarına tanınan haklardaki tarih sınırlandırmasının kaldırılmasıyla ilgili Maden Şehit Aileleri Derneğimiz ile birlikte mücadele verdik. Amasra kazasının ardından ilgili yasada yapılan değişiklik Meclis’te kabul edildi ve tarih sınırlaması kaldırıldı. Ayrıca maden şehit ailelerinde hak sahiplerine aylık bağlanması kararı yasaya eklendi. Mücadelemize büyük destek veren TÜRK-İŞ Genel Başkanımız Sayın Ergün Atalay başta olmak üzere emek veren, duyarlılık gösteren, katkı ve destek veren herkese teşekkür ediyoruz.
‘TAŞKÖMÜRÜNE, MADEN ve MTA İŞÇİSİNE SAHİP ÇIKILMALI’
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının Cumhuriyetimizin ilk yıllarında sahip çıktığı ve Türkiye’de kömür sektöründe tarihsel birikime sahip olan, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na, Türkiye Kömür İşletmeleri’ne, Maden Tetkik Arama Kurumu’na, özkaynaklarımızı ülke ekonomisine katan rödevanslı işletmelere ve madencilik sektörümüze sahip çıkılmasını istiyoruz. Maden Tetkik Arama Kurumu, ülkemizde yeraltı zenginliklerimizi arayan ve bulan bir kurum olarak yerli ve milli kaynakların değerlendirilmesinde ülkemiz ekonomisine büyük katkılar sağlamaktadır. MTA’nın istihdamı artırılmalı, sondaj çalışmaları için kalifiye eleman yetiştirilmelidir. Her fırsatta söyledik, söylüyoruz. Biz madenciler, iş sağlığı ve güvenliğinin tam anlamıyla sağlandığı çalışma şartlarında üretimi artırmak, ülkemize ve milletimize daha çok hizmet etmek istiyoruz.
‘TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ GÖRÜŞMELERİ BAŞLIYOR’
Toplu iş sözleşmesi görüşmelerimize önümüzdeki günlerde başlayacağız. Yüksek enflasyonla birlikte gerileyen alım gücünü yükseltmek en öncelikli hedefimizdir. Eşit işe eşit ücret istiyoruz.
Düşük ücret sorunlarının çözülmesini istiyoruz. Vergide adalet istiyoruz. Ocak ayında aldığımız ücreti Aralık ayında da almak istiyoruz. Çalışma hayatımızdaki kökleşmiş sorunlara kalıcı çözümler üretilmesini istiyoruz. Örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun işçi açıklarının giderilmesini ve norm kadroyla çalışır hale getirilmesini istiyoruz. Maden Tetkik Arama Kurumu’nun daha aktif hale getirilmesini istiyoruz. Biz yerli ve milli üretim ekonomisini savunuyoruz. Bizler işimize, ekmeğimize, işyerimize sahip çıkmanın, halkımızın ve Türkiye’nin geleceğine sahip çıkmak olduğunu çok iyi biliyoruz.
‘174 YILDIR KÖMÜR ÜRETİYORUZ’
174 yıldır bu topraklarda kömür üretiyoruz. Üretim ve mücadele tarihimizin başladığı 1848 yılından bugüne kadar bölge insanı olarak ve Sendika olarak çok büyük acılar yaşadık, büyük bedeller ödedik, büyük zorluklara göğüs gerdik, ama her zorluğu birlik ve beraberlik içinde aştık. Onun içindir ki, yılmadan, omuz omuza vererek hep birlikte mücadelemizi sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Şehitlerimizi asla unutmadan, onların hatırasını yaşatarak, insanca çalışıp insanca yaşayacağımız koşulları sağlama mücadelemize devam edeceğiz. Genel Maden İşçileri Sendikası ve madenciler olarak her şart altında demokrasiye sahip çıktık, sahip çıkmaya devam edeceğiz. Biz emekçiler ve demokrasiden yana olan insanlar omuz omuza vereceğimiz mücadele ile birlik ve dayanışma içinde sorunları tek tek çözecek, engelleri aşacak ve Türkiye’yi, ulusumuzu ve tüm emekçileri daha güzel günlere taşıyacağız.
Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta barış dünyada barış” sözüyle hedef gösterdiği barış içinde yaşanan, savaşsız, sömürüsüz, insan haklarına dayalı bir düzen için her şart altında mücadelemizi sürdüreceğiz.174 yıllık üretim kültürünün, 76 yıllık demokrasi, hak ve sendikal mücadelenin temsilcisi Genel Maden İşçileri Sendikası olarak ülkemiz işçi sınıfının ve tüm emekçilerin haklarının geliştirilmesi mücadelesinin öncüsü olmaya devam edeceğiz. Omuz omuza, birlikte mücadelemizle; Sendikamızı, kurumlarımızı, ülkemizi ve milletimizi daha ilerilere taşıyacağız. Bu mücadelede her zaman yanımızda olan Türk-İş Genel Başkanımız Ergün Atalay ve yönetim kuruluna özellikle teşekkür ediyoruz.
Milletvekillerimize, siyasi partilerimize, demokratik kitle örgütlerimize, sendikalarımıza, yerel yönetimlerimize, esnafımıza ve halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Birlikte mücadelemizle işimize, ekmeğimize, geleceğimize ve ülkemize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Sendikamızın görünmeyen ama bütün bu imkanları, gecesini gündüzüne katarak en ince ayrıntısına kadar düşünüp hazırlayan sendikamızın değerli personeline de teşekkür ediyorum.”
AĞAR: ‘TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİ MASADA BİTİRMEK İSTİYORUZ’
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla başlayan genel kurulda Divan Kurulu Başkanlığı’na TÜRK-İŞ Genel Mali Sekreteri ve Yol-İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağar, yardımcılklarına Tarım-İş Sendikası Genel Başkanı İlhami Polat, Basın-İşSendikası Genel Başkanı Savaş Nigar, GMİS Merkez Servisleri Şube Başkanı Aysel Yaman Kocabaş ve delege Ergin Ak seçildi. Divan başkanı Ramazan Ağar, Amasra’da meydana gelen faciada hayatlarını kaybeden 42 maden işçisini anarak başladığı konuşmasında TÜRK-İŞ’in güncel çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Şu an günde toplu iş sözleşmesi görüşmeleri olduğunu ifade eden Ağar, “Kamu Toplu İş Sözleşmelerini bu dönem seçimler öncesini masa başında uzlaşarak yapmak istiyoruz. Önümüzdeki hafta taslağımızı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunacağız. Bu toplu iş sözleşmesinde günün şatlarına göre, enflasyonun şartlarına göre, insanların yaşayabileceği bir şekilde elbette ki taleplerimiz olacak. Ocak ayı enflasyonu belli oldu. Hiç beklenmeyecek şekilde 6,65 çıktı. Enflasyonun ne olacağını bilmez hale geldik. Biz de çalışanların durumuna göre makul ölçülerde taleplerimizi hazırladık. Pazartesi günü bu talebimizi aktaracağız. Bundan önceki toplu iş sözleşmesinde kamu adına180 bin kişi adına sözleşme yaptık. Bugün ise 700 bin kamu işçisi adına sözleşme yapıyoruz. Çalışanlarımızı daha çok arttırmamız lazım.” dedi.
YAVUZYILMAZ: ‘GMİS, İŞÇİ MENFAATLERİNİ SONUNA KADAR SAVUNAN BİR SENDİKADIR’
CHP Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Amasra faciası, yerüstü işçilerinin talepleri ve TTK’nın işçi açıkları hakkında açıklamalarda bulundu. Yerüstü işçilerinin eşit işe eşit ücret sorununun biran önce çözülmesi gerektiğini ifade eden Yavuzyılmaz, “Sayın divan başkanı TÜRK-İŞ yetkilisi. AK Parti milletvekilleri de burada. Biz kendilerinden TTK yerüstü işçilerinin eşit işe eşit ücret sorununu çözüp çözmeyeceklerini duymak istiyoruz. Bu sorunu biran önce çözün.”dedi. Ardından Amasra faciasının nedenleri ve sorunları anlatan Yavuzyılmaz, şöyle dedi:
“Asıl ve en önemli can yakıcı konularından biri 14 Ekim 2022 tarihinde Amasra’da yaşandı. Amasra’da bir facia yaşandı. TTK’da 7 bin 474 yeraltı ve yerüstü işçi var. Norm kadro ise 14 bin. 2022 yılında ortalama bin 500 işçinin sanatı değiştirilerek başka sanatlarda çalıştırıldığı resmi belgelerde görülüyor. Yani hem 2 işçinin yapması gereken işi 1 işçi yapıyor. O da kendi uzmanı olduğu işi yapmıyor. Durum bu kadar vahim. Felakete giden yolun taşları böyle bir bir döşeniyor. 2019 yılında TTK’ya 1500 işçi alındı. O günden bugüne yaklaşık 2 bin işçi emekli oldu. 2023 sonuna kadar 1903 işçi daha emekliliğe hak kazanacak. Yeni giren işçi mi emekli oluyor. Hayır. Tecrübeli olan işçi emekli oluyor. Dolayısıyla tecrübeli çalışan sayısı emekli oluyor.
‘TTK’YA ACİL OLARAK 5 BİN İŞÇİ ALINMALIDIR’
TTK’ya 5 bin işçi alınmalı diyoruz. Bu kademeli olarak alınır. 5 bin nasıl alınır sorusu da şu kadar basit. 2019 yılından itibaren 2 bin işçi emekli olmuş. 1903 işçi daha emekliliği hak edecek. Zaten 4 bin işçi emekli olmuş oluyor. Dolayısıyla bizim söylediğimiz rakam TTK küçülmesin kapatılmasın diye söylediğimiz bir rakam. Emekli olan işçi sayısı kadar her yıl kademeli olarak işçi alınması gerekiyor ki hiyerarşik zincir, tecrübe zinciri devam etsin. Dolayısıyla bu konuda sendikanın yoğun bir çalışması var. Acil 3 bin diyorlar ve biz de bunu sonuna kadar destekliyoruz.
Bu bir lütuf değil teknik bir ihtiyaç. Bu alınmazsa kömür üretemez duruma gelecek TTK. GMİS bizim sendikamız. Mutlaka sahip çıkacağız. İşçi dayanışması ile var olan bir sendika. İşçi menfaatlerini sonuna kadar savunan ve savunacak bir sendika. TÜRK-İŞ’in toplu sözleşme görüşmelerinde yerüstü işçilerinin eşit işe eşit ücret sorununu çözmesini bekliyoruz.”
TÜRKMEN: ‘İŞÇİ AÇIKLARININ GİDERİLMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ’
AK Parti Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, olağan genel kurulun tüm madenci camiasına hayırlı olması diledi. Amasra’da şehit olan 42 maden işçisini anan Türkmen, “Bu acıların bir daha olmaması yönünde komisyonda araştırmalar yapıyoruz. Bir daha olmamasını diliyoruz. Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Kazalar bir ihmal olmadan olmuyor. Bir daha olmaması için de hep birlikte mücadele edeceğiz. Kimin ihmali de varsa onların cezasını çekmelerini hem takip edeceğiz hem de onların ihmali kimin kusuru varsa elimizden gelen çabayı gayreti sarf edeceğiz.
‘EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET VE İŞÇİ AÇIKLARI SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ’
Eşit işe eşit ücret sorununu çözmek için çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımızla yetkililerle bunu görüşüyoruz. Daha önce kısmen iyileşme oldu. İnşallah bu toplu sözleşmede onların haklarını alması adına bundan önce hep hazır olduk bundan sonrada hazır olacağız. Sözümüz söz. Bunun çözülmesi için çaba sarf edeceğiz.
İşçi sıkıntımız evet vardır. İşçi alınması içinde bakanlıklarımızla hükümetimizle görüşüyoruz. Emekli olan işçi ve idarecilerimiz yerine norm kadro olacak şekilde işçi alınması gerekir. Bu bir eksikliktir. Buradan hepimizin gayreti olacağını, bunun çabası içinde olduğumuzu da belirtmek isterim.”
TUTULMAZ: ‘ZONGULDAK, ÜLKEMİZİN KALKINMASINA BÜYÜK KATKISI OLAN BİR İLDİR’
Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz da genel kurulun hayırlı ve uğurlu olmasını dilediğini ifade ederek, “Amasra’da şehit olan madenci kardeşlerimiz başta olmak üzere tüm maden şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Ailelerine sabırlar diliyorum. Yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. Bir ilde genel merkezi olan bir sendikanın genel kurulunu burada yapıyoruz. Bu Zonguldak’ın işçi açısından emek açısından ne kadar önemli bir şehir olduğunu da bize gösteriyor. Tarihi iki asıra yakın bir madencilik tecrübesi var ilimizin. O günden bu yana ülkemizin kalkınmasına büyük katkısı olan bir ildeyiz. Siz de buna büyük katkı sağlıyorsunuz. Bunun için size teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Kongrede, Amasra’daki faciada şehit olan 42 maden şehidimizin ailelerini temsilen bir şehit yakını divan heyetinin söz vermesi üzerine konuşma yaptı.
Ardından 2019-2023 yılı dönemi Genel Sekreter Ertan Kaya ve Genel Mali Sekreter Volkan Yıldız birer teşekkür konuşmasında bulundu. Genel Sekreterliğe aday olan Yener Arslanbuğa ve Genel Mali Sekreterliğe aday olan Yalçın Yiğit birer konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından divan kurulunca faaliyet raporu, mali rapor, denetleme kurulu raporu görüşüldü ve ibra edildi. Ardından tüzük değişiklik önergeleri üzerindeki görüşmeler yapıldı.
GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, Genel Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreterlik adayı Yener Arslanbuğa, Genel Mali Sekreterlik adayı Yalçın Yiğit, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir delegele birer konuşma yaptılar. Ardından ise seçimlere geçildi. Seçimlere tek liste halinde gidildi.
HAKAN YEŞİL YENİDEN GENEL BAŞKAN
GMİS 12’nci Olağan Genel Kurulu’nda seçimlere tek liste gidildi. Sonuçlar şöyle;
Genel Başkan Hakan Yeşil, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreter Yener Arslanbuğa, Genel Mali Sekreter Yalçın Yiğit, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir.
Yönetim kurulu yedek listesi şu isimlerden oluştu;
Kemalettin Karataş, Sefer Karakabak, Serkant Bayrak, Dursun Başbakıcı, Ümit Çınar.
Denetleme Kurulu;
Fedai Büyükyonca, Erhan Bilir, Özkan Şimşek
Disiplin kurulu;
Uğur Kaya, Ahmet Cinal, Hilmi Uzun, Nazif Aydın, Burçin Ulupınar
Ayrıca, TÜRK-İŞ Üst Kurul Delegeleri seçimi de yapıldı.